Çağlalı Enginar ”40 Enginar 19. Gün”
Cunda’da nefis bir bahar var. Her yer çiçek, hava çok net, tertemiz, belki de en güzel günlerini yaşıyoruz yılın. Doğanın en mucizevi zamanı, her yerden başka güzellik fışkırıyor. Bu durum tabii sebzelere meyvelere de yansıyor. Bu hafta pazardan aldığımız çağlalar çok güzeldi. Çıtır çıtır, ekşi ve lezzetli. Enginarlar deseniz onlar zaten bambaşka. On dokuz gündür her gün enginar pişiriyoruz, artık sıkılmamız lazım, ama yok sıkılınmıyor. Kokusunu duyduğumuz an keyfimiz yerine geliyor.
Bugünün enginarı çağlalı! Geçen yıllarda bu mevsimde çağlayı kendi başına zeytinyağlı pişirirdik, bu yıl konumuza uygun olarak enginarlı yapalım dedik. İyi ki de demişiz, çok güzel oldu!
Önce çağlalar haşlandı, yumuşayıncaya kadar, biraz tuzla. Özen Hanımla, Hüseyin Beyin adeta Antik Yunan resimlerinden fırlayıp günümüze gelmiş enginarları, her sabah olduğu gibi ayıklandı, kararmasınlar diye limonlu ve bir kaşık unlu suyun içine atıldı. Haşlanan çağlalar ve enginarların süt sapları biraz soğan ve bol Ayvalık zeytinyağıyla sotelendi. Bir tencereye enginarların çanakları dizildi, içlerine çağlalı karışım doldurulu. Biraz su ve yine elbette bol Ayvalık zeytinyağıyla pişirilmeye bırakıldı.